‘Heretic’ aktörü Hugh Grant, gecenin bir yarısı hayalet gördüğünü iddia etti.
Hugh Grant bir hayalet gördüğüne inanıyor.
‘Heretic’ aktörü 12 yaşındaki John, 8 yaşındaki Lulu ve 6 yaşındaki Blue ile eşi Anna Eberstein ve 13 yaşındaki Tabitha ve 11 yaşındaki Felix ile eski partneri Tinglan Hong’u birlikte yaşıyor. İngiliz bir şatoda kalırken gecenin bir yarısı gizemli bir “titreyen ışık” gördüğünü ve ertesi gün şato sahibinin kendisine herkesin bu doğaüstü varlığın farkında olduğunu söylediğini hatırladı. İngiltere’nin HELLO! dergisine yaptığı açıklamada şunları söyledi:
“Bir keresinde bir hayalet gördüm. İngiltere’nin kuzeyinde bir şatodaydım ve gecenin bir yarısı kız arkadaşımla kavga ettim. Odadan koşarak çıkıp şatonun derinliklerine doğru gitti ve ben de nereye gittiğine bakmak için dışarı çıktım. Merdivenlerin tepesindeki sahanlıkta durdum ve aniden ayaklarımın dibinde, tam zeminde, ayaklarımın etrafında beyaz, titrek bir ışık belirdi. Sonra içimden geçti, koridordan aşağı indi, bir duvardan geçerek ana yatak odasına ulaştı. Ertesi sabah, kalenin sahibi olan kadına bunu gördüğümü söyledim ve o da, ‘Biliyorum, o her zaman oradaydı’ dedi. Üçüncü Düşes ya da buna benzer bir şey olarak biliniyordu. Geriye dönüp baktığımda, kabarık etekli büyük eski elbiselerden birinin yerde oluşturduğu desene benziyordu. Gördüm ve sarhoş değildim.”
Hugh, ergenlik çağında dinden uzak durmuş ama şimdi mahalli kilisesinin hayatındaki “yoğun stresten” kaçmak için iyi bir yer olduğunu düşünüyor.
“13 yaşıma kadar her pazar annem ve babam tarafından kiliseye götürülüyordum” dedi. Ardından şunları ekledi:
“Ve sonra dedim ki, bu çok sıkıcı ve saçmalık ve onlarca yıl boyunca gitmeyi bıraktım. Ve şimdi, iki çocuğumla yoğun stres altında olduğum yaşlılığımda, bazen Fransa’daki köyümdeki yerel kiliseye gidiyorum ve orada oturup St. Laurence’dan bana yardım etmesini istiyorum. Nedenini anlayabiliyorum, yaşınız ilerledikçe bu olasılıklara daha açık oluyorsunuz. Özellikle de, dehşetime rağmen, artık muhtemelen başka bir boyutun olduğunu düşünüyorum. Ben istemiyorum çünkü sahip olduklarımız ile baş edemiyorum.”